Maraş’ta depremde eşini ve kızını kaybeden bina görevlisi Halil İbrahim Hasırcı, “Apartmanın asansörünün tabanından su çıkardı biz o suyu motorla dışarı atardık ve biz bunu devamlı yapardık. Suyun niye olduğunu şimdi anlıyoruz, zeminin sulak bir arazi olduğunu, tabanının sulak olduğunu, sağlam olmadığını şimdi anladık” dedi.
Geçen yıl 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerde Ebrar Siteleri’nde yaklaşık 1400 kişi yaşamını yitirdi. 96 kişinin hayatını kaybettiği yıkılan F Blok ile ilgili yürütülen soruşturma sonunda sitenin kurucusu Tevfik Tepebaşı (81), F bloku yapan Çetin Konut Yapı Kooperatif Başkanı Çetin Kurt (64), Tevfik Tepebaşı’nın damadı Ahmet Doğan (51), Atilla Öz (62), Berra Elbistanlı (48), Mehmet Akif Özgüler (73), Metin Kazancı (60), Mustafa Timurbanga (55) ve Tamer Kurtaran (60) hakkında ‘Bilinçli taksirle ölüme ve yaralama neden olma’ suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis istemiyle Kahramanmaraş 5’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
DHA’da yer alan habere göre, davanın ilk duruşmasına tutuksuz sanık Metin Kazancı, binadan sağ çıkanlar, ölenlerin yakınları ve tarafların avukatları katıldı. Tutuklu sanıklar Çetin Kurt ile başka dosyalardan tutuklu olan Tevfik Tepebaşı, Ahmet Doğan ve Atilla Öz, tutuklu bulundukları cezaevinden SEGBİS sistemi ile duruşmaya bağlanırken, diğer tutuksuz 5 sanık duruşmaya katılmadı.
‘İNŞAATLA İLGİM YOK, YARDIMCI OLMAK İÇİN İMZA ATTIM’
Duruşmada ilk olarak Çetin Kurt savunma yaptı. Suçlamaları kabul etmeyen Kurt, Tevfik Tepebaşı’nın muhasebecisi olduğunu, kooperatifi Miraç Apartmanı’nı yapmak için kurduğunu belirterek, “Arsayı, parayı kimden aldı bilmiyorum. Arsayı aldı mecburen imzaladık, Metin Bey de imzaladı. Yönetim kurulunda olduğu için yardımcı olmak maksadıyla” dedi.
Tevfik Tepebaşı ise binanın Çetin Konut Yapı Kooperatifi tarafından yapıldığını ve kendisinin kooperatif üyesi dahi olmadığını ve bu nedenle hiçbir sorumluluğunun bulunmadığını, kooperatifin de görevinin binayı yapacak ekibi bulup malzemeleri temin etmek dışında hiçbir bir sorumluğu olmadığını söyledi. Tepebaşı, binanın temelinden bitimine kadar belediye ekiplerince 15 defa denetlendiğini ifade etti.
Tepebaşı “Belediyenin imar komisyonu incelemiştir, DSİ incelemiş, bayındırlık incelemiş burası uygun mu diye. Uygun görüldükten sonra şartlarını belirlemiş belediye meclisinde bu konular görüşülmüş, sonunda da bu başkan tarafından imzalanarak imara açılmıştır” şeklinde konuştu.
‘BETON TOZ GİBİ ELİMDE DAĞILIYORDU’
Daha sonra duruşmaya katılan ölenlerin yakınlarına söz hakkı verilip şikayetçi olup olmadıkları soruldu. Binada 2 çocuğunu kaybeden Hilmi Çiftçi, “Depremden 4 ay önce taşındım. 99 depreminden sonra yapıldığını ve güvenli olduğunu söylediler ama betonu toz gibi elimde dağılıyordu. Fazla demir kullanılmış tamam ama beton özelliği yoktu” dedi.
Eşini ve kızını kaybeden bina görevlisi Halil İbrahim Hasırcı da binanın 5-6 saniye içinde çöktüğünü ifade ederek, “Apartmanın asansörünün tabanından su çıkardı biz o suyu motorla dışarı atardık ve biz bunu devamlı yapardık. Suyun niye olduğunu şimdi anlıyoruz, zeminin sulak bir arazi olduğunu, tabanının sulak olduğunu, sağlam olmadığını şimdi anladık. 7 gün boyunca cenazemizi bekledik. Kepçeler demirleri kaldırırken beton akıp gidiyordu” diye konuştu.
‘TABLAYI DEMİRLE KIRDIM’
Muhammed Çetinkaya ise ailesiyle birlikte enkaz altında kaldığını ve kızını kaybettiğini söyledi. 6-7 saniye içinde binanın yıkıldığını belirten Çetinkaya, “Binanın çok kötü dağıldığını betonların un ufak olduğunu gördüm. Enkazdan çıktıktan sonra ölü ya da diri çocuklarımı çıkarmak için balkondan aldığım bir demirle binanın tablasını kırdım başkanım. Ne kadar sağlam olduğunu siz hesap edin artık. Asansörün altından su çekildiğini birkaç defa gördüm” diye konuştu.
Binada babası ve yeğenini kaybeden Ömer Durna da betonun çok kalitesiz olduğunu belirterek, “Ben 04.30 da F Blok’un üzerindeydim. Canlı ve ölü en az 10 kişiyi çıkardım. Beton parçalarını birbirine vurduğumuz da tuz gibi dağılıyordu” ifadelerini kullandı.
Mahkeme heyeti, tutuksuz sanıklardan Mehmet Akif Özgüler ile Mustafa Timurbanga hakkında da yakalama kararı çıkartılmasına karar vererek duruşmayı erteledi.
(HABER MERKEZİ)